Yazarlar

TED Bodrum’un Öğrettikleri…

TED Bodrum’un her yıl düzenlediği ve artık geleneksel bir buluşmaya dönen 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü etkinliğine katıldık. 10 Ocak, içi boş bir ‘kutlama’ vesilesi olarak devam ederken, bu özel..

TED Bodrum’un Öğrettikleri…

TED Bodrum’un her yıl düzenlediği ve artık geleneksel bir buluşmaya dönen 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü etkinliğine katıldık. 10 Ocak, içi boş bir ‘kutlama’ vesilesi olarak devam ederken, bu özel günler biz basın mensupları için keyifli bir istişare, hasret giderme vesilesinden ibaret. Aynı zamanda her yıl Bodrum’un en inovatif özel okulunu ziyaret ederek, hayata pek çok farklı yönden hazırlanan yeni nesilden son haberleri almak, müthiş bir ayrıcalık. Merak eden olursa hemen söyleyeyim, bu bir reklam yazısı değildir, yanı başına iliştirilmiş ya da iliştirilecek bir reklam da yoktur.

TED okulları, yeni nesil “Köy Enstitüsü” tadında, Cumhuriyet’e sıkı sıkıya bağlı, ülkesine özveriyle hizmet etme ülküsüne sahip, bilgiyi arayıp bulan, ama sadece öğrenmekle kalmayıp uygulayan, tarımdan sanata her alanda “üretici” bir nesil yetiştirme gayretinde olan eğitim yuvaları… Bulundukları her kente değer katan bu okulların, çocuklarını nitelikli, inovatif ve çağdaş eğitimle buluşturma çabasında olan nüfusun “tercih” sebebi olduğunu TED Bodrum Koleji Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Erken’den öğreniyoruz.  

10 yıl önce 200 öğrenciyle hikayesi başlayan TED Bodrum, bugün yaklaşık bin öğrencisiyle hayata her yönüyle hazır bir “nesil” yetiştiriyor. Bireysel ve kitlesel başarıları ortada, fakat TED okullarını diğer “özel” okullardan ayıran çok başka özellikleri var. Her yıl TÜBİTAK, NASA, Microsoft gibi kuruluşların düzenlediği yetenek ve bilgi yarışmalarından Bodrum’a “şampiyonluk” alarak dönen bu çocuklar, aynı zamanda özlerini, kültürlerini tanıyarak, sadece Bodrum’un değil, kadim Anadolu topraklarının ruhunu özümseyerek yetişiyorlar.  Örneğin TED Bodrum çocukları, on yıldan bu yana zeytin yetiştiriyor, hasat ediyor, zeytinyağının üretim aşamalarını öğreniyor. Bodrum mandalinasından reçel yapıyor… Şu sıralarda yeni projeleri “defne” tohumlarını kozmetik olarak değerlendirmekmiş! Üretilen peeling sabunları, çok büyük bir olasılıkla Türkiye’de ilk! Erdem Erken, şimdi bu projeyi MSKÜ akademisyenlerinin bilgisiyle geliştirip, yaygınlaştırmak istediklerini anlattı bize… Sırası gelmişken, üniversite ile birlikte hayata geçirilen bir diğer projeleri de atıklardan “kanatlı hayvan yemi” üretim projesi! TED Bodrum miniklerinin, hali hazırda 100 tavuklu bir kümesi var! Hem besliyorlar, hem de yumurtalarından faydalanıyorlar. Proje tamamlandığında, sadece TED Bodrum’un gıda atıkları değil, bölgemizdeki her şey dahil otellerin, kamu kurumlarının ve daha pek çok kuruluşun “atık”ları değerlendirilebilecek. Ve hatta bu girişim Bodrum’dan Türkiye’nin her bir şehrine yayılacak. Müthiş değil mi? Çocuklar tarımın en stratejik sektör haline geldiği bu yüzyılda, “üretmeyi” ürettiklerini korumayı, değerlendirmeyi ve geliştirmeyi ne güzel öğreniyorlar. Alkışlıyorum!

Erdem Erken
(TED Bodrum Yönetim Kurulu Başkanı)

“Önce özünü bileceksin, ondan sonra dünyayı tanıyacaksın.” TED Bodrum Yönetim Kurulu Başkanı Erdem Erken’in bu sözünü yazdım aklıma… Türk gençliğinin, ne kültürel ne de ahlaki anlamda kimseden alacak bir şeyi olmadığını söylüyor Erken, ve ekliyor: “Var olanı ortaya çıkarmak çok kıymetli. İşte o nedenle biz yerel üretimi, yerel değerleri, yerel kültürü öne çıkarmaya çalışıyoruz.”

Çocuklara gerçek hayatta hiçbir işe yaramayacak pek çok bilginin yüklendiği, test sistemiyle ezberciliğe itildiği faydasız müfredatların yerine, TED modeli eğitim sisteminin tüm okullarda uygulanabilmesi çok mu zor? Bir zamanlar “Köyün Gücünü” harekete geçirebilmek umuduyla açılan köy enstitüleri artık hayalden de öte “ütopya” oldu, farkındayız! Ne acıdır ki, Anadolu’nun eğitim devrimini başlatan bu kurumların kıyıda köşede kalan fikir tohumları, bir yerlerde Cumhuriyeti ihtiyaç halinde köklendirip büyütecek nesiller yetiştirmeye devam ediyor, fakat yetersiz kalıyor!

Bizim ihtiyacımız olan, vatanın her bir köşesindeki çocukları kendilerine ve memleketlerine faydalı kılacak yeteneklerle donatıp, yetiştirmek. Eğitimi memleketin çıkarına uygun hale getirebilmek.  Çünkü bu bir memleket meselesi!

Türk Eğitim Derneği (TED) Türk özel eğitim sisteminde farklı bir yere sahip. Bizzat Atatürk tarafından kurulan ve Türkiye’nin pek çok kentinde eğitim imkanlarından yoksun çocukları büyük bir zerafetle çatısı altına alan “vakıf” niteliğinde bir kurum. Nitekim TED Bodrum, Türkiye’nin yaşadığı deprem felaketinin ardından pek çok çocuğa karşılıksız burs vererek, incitmeden, PR yapmadan Cumhuriyet’e olan borcunu ödemeye devam etti. Her bir kurumu, her bir eğitimcisi ve yetişen her bir genciyle TED Atatürk’ün Cumhuriyet’e en önemli mirasıdır.

Noktayı burada koymak gerek diye düşünüyorum.

Son bir söz;

Her devlet, daha doğrusu her rejim savunduğu zihin örüntüsüne sahip bireyler yetiştirme çabasındadır. Bu memleketin maarif sistemine atıfta bulunan nice “nesil” türleri ile sınandık, çok yakından bilirsiniz. Kimi “Altın”, kimi “Dindar”, kimi “Kindar” nesil yetiştirme gayretinde oldu. Bizlerin tavrı ise her daim “fikri ve vicdanı” hür nesilden yanaydı. Cumhuriyet dinamiklerine bir katkı koyabildiysek ne mutlu! Türk gençliğini, bir ideolojinin süngüsü değil, Cumhuriyetin köklerine sıkı sıkıya bağlı bir nesil olarak yetiştiren her çabaya saygı duruşudur bizimkisi…

Aydınlık yarınlarımız olsun…

Selda Öztürk

YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)

ÜYE GİRİŞİ

KAYIT OL