Hrant Dink öldürülüşünün 17. Yılında Bodrum Belediye Meydanı’nda anıldı. Etkinlik Hrant’ın Bodrumlu Dostları Platformu tarafından gerçekleştirildi. Katılımcılar “Vazgeçmiyoruz-Apharig Adalet İstiyoruz ve “Katil Dışarıda. Adalet Nerede” pankartları taşıdılar. Etkinliğe ilçede bulunan..
Hrant Dink öldürülüşünün 17. Yılında Bodrum Belediye Meydanı’nda anıldı. Etkinlik Hrant’ın Bodrumlu Dostları Platformu tarafından gerçekleştirildi. Katılımcılar “Vazgeçmiyoruz-Apharig Adalet İstiyoruz ve “Katil Dışarıda. Adalet Nerede” pankartları taşıdılar. Etkinliğe ilçede bulunan siyasi partilerin yöneticileri, üyeleri ve vatandaşlar ile sivil toplum örgütleri de katıldı. Harant Dink’in vurulduğu saat 15.00’de başlayan etkinlikte önce Dink’in 5 dakikalık bir konuşmasına yer verildi. Ardından bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
Anmada ilk konuşmayı Hrant’ın Bodrumlu Dostları adına Barkın Kurt gerçekleştirdi. Kurt konuşmasında özetle: “Bu ülkede katilleri cezasızlıkla ödüllendirerek önünü açtıkları kadın cinayetleri işlemek serbest; kar ve rant hırsı uğruna çürük yapılarda binlerce yurttaşın ölümüne yol açmak serbest; mafya çetelerinin liderlerinin ülke yönetiminde söz sahibi olması serbest. Kardeşçe yaşamak yasak, eşit ve özgür olmak yasak, adalet isteyenler ise terörist. Bizler hangi etnik kökenden gelirsek gelelim, hangi kesimden olursak olalım kardeşçe yaşama olan inancımızı sürdürmeye devam edeceğiz. İnadımız sürecek. Katilleri yaratan, koruyan kollayan faşizmi birlikteliğimizle kardeşliğimizle ortadan kaldıracağız. Bu ülkeyi karanlığa teslim etmeyeceğiz” görüşlerine yer verdi.
Ardından Selahattin Demirtaş’ın Edirne Cezaevinden, Dink’e yazdığı mektup Hülya Bayar tarafından okundu. Demirtaş mektubunda; “Ama asıl sizleri merak ediyoruz. Dışarısı katran karası, herkeste bir bıçak yarası diyorlar. Nefes almak bile giderek zorlaşıyormuş. Korku imparatorluğunun mimarları boş durmuyorlar anlaşılan. Her güne bir zulüm sığdırabilmek için bir hayli efor sarf ediyorlar. ‘İmparatorun rüyası halkın kabusudur’ diyordu Gomez, bizim ‘diplomasız imparator’ bu sıralar çok rüya görüyor olsa gerek. Umudu büyüten şeyler de duyuyoruz tabii. Zulmün olduğu yerde direniş de vardır, direniş varsa umut da vardır. Demokrasiye, barışa ve özgürlüklere inanan her kesimden insanın bir araya gelip çok daha güçlü ittifaklar oluşturabileceğine dair tartışmalar yapılıyor. Kısıtlı da olsa gazetelerden takip etmeye çalışıyoruz. Gerçi sen mutlaka bu çalışmaların bir şekilde içindesindir, bizden daha iyi biliyorsundur. Biz de çok değerli, çok anlamlı buluyoruz böylesi çalışmaları. Umarım sekteye uğramadan iyi bir şekilde sonuçlanır da halkın hasretle, heyecanla beklediği en geniş tabanlı demokrasi bloku ortaya çıkar” ifadelerini kullandı.
Gezi davasından cezaevinde bulunan Çiğdem Mater’in, Hrant Dink’e yazdığı mektup ise Türkiye İşçi Partisi Muğla İl Başkanı Pınar Göktürk tarafından okundu. Mater, Bakırköy Kadın Cezaevi’nden gönderdiği mektupta Hrant Dink’e; “Bu bitmeyen, sürekli zorbalıktan elbette hepimiz payımızı alıyoruz. Türkiye’nin dört bir yanında cezaevlerinde tanıdık, tanımadık dostlarımız, arkadaşlarımız var. Bu 15 yılı birlikte yürüttüğümüz bazı dostlarımız hapse girdiler, çıktılar, sürgüne gittiler, bazısı açık tehditler altında Meclis’te ses çıkarmaya devam ediyor. Karamsar oldu biliyorum ama memleket gibi işte, iyimserliğe pek de izin vermiyor. Ama yine de, sevgili Rakel Dink’in dediği gibi: ‘Yüzümüz daima tüm ülkenin aydınlık tarafına dönük oldu.Çutağımı uğurlarken de, Gezi’de de… Umudumuz orada oldu.’ Evet, umudumuz orada. Umudumuzu korurken, seni ne çok özledik bir bilsen. Herkesle, her yerde, her koşulda konuşma, anlatma, dinleme inadını, herkesin dilini konuşabilme becerini, neşeni, kahkahanı… İyi ki bizlere konuşulmayanları konuşmanın, unutulanları hatırlamanın, birbirimizi dinlemenin kıymetini anlattın. Sözlerin kulağımızda, elimizden geleni yapıyor, açtığın kapıyı açık tutmak için gayret ediyoruz. Hâlâ kalabalığız neyse ki!” ifadeleri ile seslendi.
Son olarak Bodrumlu gazeteci Fatih Bozoğlu, Uğur Mumcu’nun: “Vurulduk Ey halkım Unutma Bizi” yazısını okudu. Katılımcılardan Meltem Saygun ise CHP Bodrum İlçe yöneticilerine eleştiride bulunarak; “Burada yelpazenin solunda yer alan tüm sol partiler, STK’lar, yurttaşlar, Bodrum Belediyesi, oda-dernek yöneticileri, CHP Yüksek Disiplin Kurulu Üyesi, CHP’nin adayları yani herkes var. Sadece CHP’nin Bodrum İlçe Yöneticileri yoktu. Bu yöneticiler bugün burada olmayacaklarsa, niçin bu görevdeler? İlçe başkanı ve yedeklerle birlikte 30 küsur kişilik toplamdan bir tanesi dahi buraya zaman ayıramamış mı? Yoksa özel bir siyasi tavır mı var? Üstelik yerel seçimler arifesindeyiz. Bugün bu büyük acıya ortaklaşmayan CHP İlçe Yönetimi, yerel seçimde hangi ortaklaşmayı önerecek? Ayrıca bugün CHP Genel Başkanı Sayın Özgür Özel; ‘Herkesin bildiği ama kimsenin önlemeye çalışmadığı bir süreçte yitirdiğimiz aydın, gazeteci Hrant Dink’i katlinin 17’nci yılında saygıyla anıyorum. Tüm gerçekler açığa çıkana, tüm sorumlular yargılanana kadar Hrant Dink cinayetini unutturmayacağız’ derken, bu üzücü durumu dile getirmek zorundaydım” ifadelerini kullandı. Anmaya katılanlar sık sık; “Faşizme karşı Omuz Omuza”, “Faşizme İnat, Kardeşimsin Hrant”, “Hak, Hukuk, Adalet” sloganlarını attılar. Hrant Dink’in, Bodrum’daki 17. Yıl anmasına çevredeki esnaflar da destek verdiler.
Haber: Ayhan Karahan
çok eski yıllardan gençliğimden tanıdığım Hırant Dink yıldızlar yoldaşın olsun. seni katledenler keşke senin kadar sevgiyle bağlı olsaydı bu ülkeye.😥😢