Pınar Gültekin’in Bodrumlu Kardeşleri Var

Bodrum Kadın Hareketi’nin ana omurgasını teşkil eden Bodrum Kadın Platformu Pınar Gültekin davasını adeta müdahil tavrı ile takip etmişti. Platform Pınar’ı tüm Türkiye’de tepki çeken mahkeme kararı sonrası da, yalnız..

Mahkeme kararına AKP’liAile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık da, tepki göstererek; Pınar Gültekin davasını istinafa götüreceklerini açıkladı. Bakan Yanık, sosyal medya hesabından, “Muğla’da Pınar Gültekin’i canavarca katleden sanık hakkında verilen cezaya “ağır tahrik” sebebiyle indirim uygulanmasını kabul etmemiz mümkün değildir. Kamu vicdanını ve adalete olan güveni zedeleyici bu karara itiraz etmek, hepimiz için bir vatandaşlık hakkıdır” açıklamasında bulunarak, “En başından itibaren müdahil olup yakından takip etmekte olduğumuz davada, tasarlayarak ve kasten Pınar Gültekin’i genç yaşında hayattan ve sevdiklerinden koparan bu kişinin, indirim olmaksızın en ağır cezayı alması için kararı bakanlık olarak istinafa götüreceğiz” dedi.

BODRUMLU KADINLAR: “PINAR GÜLTEKİN İSYANIMIZDIR.”

Bodrum Belediye Meydanı’nda Bodrum Kadın Platformu çağrısı ile bir araya gelen topluluk; “Haksız Tahrik İndirimini de Beraat Kararını da Kabul Etmiyoruz Pınar Gültekin İsyanımızdır” yazılı pankartı taşıdı. Bodrumlu kadınlar; “Kazanımlarımız Bizim Vazgeçmiyoruz, Erkek Adalet Değil Gerçek Adalet” yazılı dövizleri taşıdı. Meydan da sık sık; “Susmuyoruz İtaat Etmiyoruz”, “Erkek Adalet Değil Gerçek Adalet”, “Erkekler Vuruyor Devlet Koruyor”, “Pınar Gültekin İsyanımızdır” sloganları atıldı. Eylem yerli ve yabancı turistler tarafından ilgiyle izlendi ve alkışlarla desteklendi. Eylemi izleyen Hollanda vatandaşı Lauren Vries; “Türkiye’nin ne İstanbul Sözleşmesi’nden hangi sebepten çıktığını, ne de kadına yönelik cinayet ve şiddette niye bu denli yükseliş yaşadığını anlamış değilim. Pek çok Hollandalı tanıdığım da bu konuda benden farklı düşünmüyor. Üzgünüz. Umarım bir an önce bu kabul edilemez dram sona erer. Umarım Türkiye İstanbul Sözleşmesine geri döner. Zaten adı: İstanbul Sözleşmesi” görüşleriyle duygularını özetledi.

“ERKEK EGEMEN YARGI, ERKEK ŞİDDETİNİN CAN SİMİDİDİR.”

Bodrum Kadın Platformu adına basın açıklamasını okuyan Berrin Yaşar da; “Dün Muğla’da erkek egemen yargı, hukuk ve adalet kavramlarını ayaklar altına aldı. İstanbul Sözleşmesi’nden 01 Temmuz 2021 tarihi itibariyle, bir gece yarısı, tek adam imzası ile tamamen ayrılan Türkiye, kadın ölümlerinin giderek artacağı karanlık bir gelecek ile karşı karşıya. Tutuksuz sanık kardeşi Mertcan Avcı, annesi Ayten Avcı, babası Selim Avcı, boşandığı eşi Eda Karagün ve ortağı Şükrü Gökhan Orhan’ın ise beraatine karar verdi. Biz kadınlar ‘haksız tahrik indirimi’nin erkek egemen yargının ve erkek şiddetinin ‘can simidi’ ve kadın cinayetlerinin çoğalmasına neden olan bir ‘yargı kılıfı’ olduğunu biliyoruz. Kızları hunharca katledilmiş ailenin hak arama mücadelesi karşısında 2 yıldır dosya ve deliller ortadayken, faillere gerekli cezayı veremeyen yargı, acılı bir annenin duruşmada söylediği sözler üzerine, katile hakarette bulunduğu gerekçesiyle anne Şefika Gültekin hakkında kamu davası açtı. Savcılık tarafından hazırlanan iddianamede, Şefika Gültekin’e 4 yıl 4 ay hapis istendi. Biz Kadınlar, bu cinayetlerin, AKP/MHP faşist, tekçi, ırkçı iktidarının, erkek egemen, patriyarkal sistemin hemcinslerini koruma altına alan politikalarının sonucu olduğunu biliyoruz” görüşlerini dile getirdi.

NAZAN YILMAZ: “PINARLARIMIZ KURUMASIN.”

Bodrumlu çevre aktivisti ve mimar Nazan Yılmaz da; “Bodrum dışında olduğum için, bu anlamlı eyleme katılamadım. Ama yüreğim Bodrum Belediye Meydanı’nda idi. Sağ olsun dostlarımız benim ve benim durumumdaki arkadaşlarımın yokluğunu hissettirmediler. Bodrum Kadın Platformu’na tebriklerimi ve yokluğumuzu hissettirmedikleri için de teşekkürlerimi sunuyorum. Artık ne Pınar Gültekin’lerimiz kurusun. Ne de gözyaşı Pınar’larımız. Bu süreç cinayetin en alçakça ve hunharca işlenişinden, mahkeme kararına değin, adeta ibret vesikasıdır. Şimdi iktidar kanadı da çıkmış; mahkeme kararını onaylamadıklarını, bakanlık düzeyinde itiraz edeceklerini söylüyor. Bu en hafifinden; ‘Dostlar alış-verişte görsün’ mukabilinden dahi değer görmeyen, inandırıcılığı olmayan bir tutumdur. Pınar artık Bodrum’un da bir kızıdır. Ülkede adalet, sevgi, hoşgörü, eşitlik pınarları mutlaka gürül, gürül akacaktır. Pınar Gültekin davası biz bitti demeden bitmez. Bodrum Kadın Platformunun; bu umutlu, ışıklı, onurlu yolda asla yalnız yürümeyeceğini özellikle belirtmek isterim” dedi. Bodrum Kadın Platformu, sürecin sonuna dek, takipçisi olacağını ifadelendirerek eylemi sonlandırdı.