Gezi davası kararı ülkenin her yerinde olduğu gibi Bodrum’da da tepkiyle karşılandı. Devlet kayıtlarına göre 10 milyon kişinin eylemci olarak katıldığı sürecin mahkum edilmeye çalışılması toplumsal kabul görmedi. Öyle olunca..
Gezi davası kararı ülkenin her yerinde olduğu gibi Bodrum’da da tepkiyle karşılandı. Devlet kayıtlarına göre 10 milyon kişinin eylemci olarak katıldığı sürecin mahkum edilmeye çalışılması toplumsal kabul görmedi. Öyle olunca da önemli hukuk açmazları ve akıllardan silinmeyecek “yargılama” fotoğrafları ortaya çıktı. Son olarak karar duruşmasında Osman Kavala’ya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ve başta Mücella Yapıcı olmak üzere verilen 18’er yıllık hapis cezaları tepkiyi doruğa çıkardı.
Kararla ilgili olarak Gezi’de öldürülen gençlerden Ethem Sarısülük’ün annesi, Sayfi Sarısülük: “Bizim davalarımıza adalet uğramadı, tek tek kapatıldı desek yeridir. Bu sene iktidarın ağzından Gezi düşmedi. Kararı duyunca tüylerim diken diken oldu, bir kez daha oğlumu kaybetmiş gibi hissettim. Orada yargılananların hepsi benim evladım. Bir evlat verdim bin evlat aldım. Onlardan hiç korkmuyorum. En fazla beni de alıp oğlumun yanına götürürler” dedi.
Bodrumlu Avukatlardan Metin Kesikçiler de katıldığı Bodrum Belediye Meydanı’ndaki basın açıklamasında: “Anayasal hakkın kullanımından ibaret olan eylemin anayasal bir suç olarak vasıflandırılması suretiyle, anayasal hakkını kullanan bireylerin sanık sandalyesine oturtulması ve toplumun adalet duygusuna meydan okurcasına mahkum edilmesi; kuvvetler ayrılığı ilkesinin uygulandığı ve yargının bağımsız olduğu bir hukuk devletinde mümkün değildir. Tarih bu lekeyi elbette silecektir; ancak bu lekeyi sürenlerin toplum vicdanındaki mahkumiyeti ve tarihin karanlık sayfalarındaki yeri baki kalacaktır” görüşlerini dile getirdi.
Basın açıklaması öncesinde Bodrum Belediye Meydanı’ında toplanan kalabalık “Her Yer Taksim. Her Yer Direniş”, “Direne, Direne kazanacağız”, “Bodrum’dan, Gezi’ye Bin Selam Olsun” sloganlarını attı. Basın açıklamasına her kesimden katılım vardı.
Tekerlekli sandalyeleri ile meydana ellerinde Gezi Davası’nda hapis cezası verilenlerin fotoğraflarıyla katılan engelli yurttaşlar da dikkatleri çekti. Basın açıklamasının yapılacağı saate doğru Türkiye İşçi Partisi kitlesinin parti binalarından, alana kortej halinde girişi meydandaki kalabalık tarafından coşkuyla ve alkışla karşılandı. Gezi’de yaşamını yitirenlerin fotoğraflarının ve “Gezi Onurumuzdur” yazılı pankartın arkasında bir araya gelen topluluk adına basın açıklaması Nuri Ali Koç tarafından okundu.
Koç açıklamada: “Dün sonuçlanan gezi davasında verilen cezalar, tek adam rejiminin ‘ Adalet’ cilasının son kalıntılarını da dökmüştür. Tarihe kara bir gün olarak geçmiş , yargılama suçu işlenmiştir. Artık mahkemelerden adil bir karar beklemek , bağımsız bir yargıdan söz etmek olanaklı değildir.Daha önce beraat kararları verilen Gezi davasında olmadı baştan denilerek sarayın ve siyasi iktidarın yetkililerinin talimatları doğrultusunda hukuk dışı ve geçersiz delillere dayanarak ve siyasi saiklerle verilen cezalar halk nezdinde yok hükmündedir. Kabul etmiyoruz. Verilen bu cezalar adalet, demokrasi, bağımsızlık talebi olanlara,eşitlik , özgürlük ve barış isteyenlere, iş – ekmek talep edenlere , havasına ,suyuna ,toprağına, zeytinine, ormanına sahip çıkanlara gözdağıdır. Gezi direnişine katılan milyonlara gözdağıdır. Verilen bu cezaları bizlere verilmiş sayıyoruz ve kabul etmiyoruz. Hepimiz Gezideydik !İşsizliğin, yoksulluğun kol gezdiği , ekonomik krizin yükünün halkın sırtına yıkıldığı şu günlerde AKP- MHP iktidarı kaybedeceğini ön gördüğü seçimler öncesi 07 Haziran – 01 Kasım 2015 tarihleri arasında olduğu gibi korku iklimi yaratma çabası içerisindedir. Ama nafiledir, beyhudedir. Açıklanan ağır cezalar insanların aynı taleplerle bir daha sokağa çıkmaması için verilmiştir. Ancak bizler hak ve özgürlük mücadelemizden geri durmayacağız. ‘Her yer Gezi ! Her yer direniş !’ demeye devam edeceğiz. Gezi geçmişte kalmış değil, hafızamızdan silinmemiştir” görüşlerine yer verdi. Belediye Meydanını dolduran kalabalık sık; “Bu Daha Başlangıç, Mücadeleye Devam”, “Faşizme Karşı Omuz Omuza” sloganları attı.
Bodrumlu aydınlardan; fotoğrafçı ve müzisyen Tuncay Bektaş: “Burada toplanan kalabalık tek ses, tek yürek oldu. Osman Kavala oldu. Hukukiliği tartışmalı kararla 18’er yıla mahkum edilen Gezici arkadaşlarımız oldu. İktidarın bu tepkiyi hesaplaması gerekirdi. Çünkü bu ülkede onur ve umut halen ayakta. Verilen mesaj net: ‘Bizler gezici. Onlar gidici.’ Gezi kararı ile mahkum edilmek isteyen ülkenin vicdanı olmuştur. Bugün burada, Bodrum halkının vicdanı bunu kabul etmemiştir” ifadelerini dile getirdi.
Basın açıklaması esnasında ve topluluğun dağılması emniyet güçleri ile eylemciler arasında zaman zaman gerginlikler oldu. Polisin Türkiye İşçi Partisi İlçe Başkanı Volkan Çetin’i göz altına alma girişimi ile gerginlik üst noktaya çıktı. TİP’li gençlerin Çetin etrafında insan zinciri oluşturması ve eylemci kalabalığın ıslıklı, sloganlı tepkisi sonucu göz altı işlemi gerçekleşmedi. Basın açıklaması sona erdi. Eyleme tesadüfen orada bulunan vatandaşlarda destek verdi. Saime Gülcaner isimli vatandaş: “Bodrum’da bile bu gerginlik yaşanıyorsa ülkenin başka bölgelerinde neler oluyordur? En barışçıl eylemlerin dahi gerginlik konusu olması iktidarın ülkeyi getirdiği nokta açısından ibret vericidir. Baskıyı uygulayanlar bir de adeta baskının mağduru rolü yapıyorlar. Hiç kimsenin yaptığı yanına kar kalmayacaktır. Sorumluların, şimdi neden sustuklarını biliyoruz” diyerek eylemcilere desteğini belirtti.
Haber: Ayhan Karahan
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)