Bodrum’un son dönem önemli gündemlerinden olan Sazköy tartışması farklı bir evreye girdi. Daha önce Bodrum Belediye Meclis’inde iki kez red olan imar dosyasının 3. kez ısrarlı bir şekilde meclis gündemine..
Bodrum’un son dönem önemli gündemlerinden olan Sazköy tartışması farklı bir evreye girdi. Daha önce Bodrum Belediye Meclis’inde iki kez red olan imar dosyasının 3. kez ısrarlı bir şekilde meclis gündemine gelmesi ve bunun meclis oylamasında kritik bir çoğunlukla kabul edilmesi kamu oyunun dikkatini çekmiş ve önemli bir toplumsal tepki oluşmuştu. Bahse konu mülkiyetle ilgili Uğur İlhami Özden ismi ön planda idi. Tapunun Bodrum Belediye Meclis üyesi Özden’in kardeşine ait olması ya da bölgemizin bilinen simalarından Sudi Özkan’ın gerçek mülk sahibi olduğu yönündeki iddialarda söz konusu gerçekliği değiştirmedi. Dört bitişik parselden (118 Ada- 125, 130, 131, 132 Parseller) oluşan mülkiyete imar verilmesi oylaması Bodrum Belediye Meclisi’nde 9’a 9 eşitlik durumuyla sonuçlanmıştı. Ancak vekil başkanın oyu böylesi zamanlarda 2 oy yerine geçtiğinden 10’a 9 gibi ilginç bir çoğunluk kararı ile dosya onay görmüş oldu.
BESİAD’IN PRATİĞİ, KENDİ TÜZÜĞÜNE AYKIRI MI?
Bodrum’un sevilen iş insanlarından, İnşaat Mühendisleri Odası’nın uzun süre temsilciliğini yapmış olan Aydın Doğer konuyu yine iki dönem yöneticiliğini yapmış olduğu BESİAD (Bodrum Esnaf Sanayici Ve İş İnsanları Derneği) gündemine taşıdı. Özden aktif BESİAD üyesi idi ve dernek tüzüğünde kamu yararının ön planda olmasına vurgu yapılmıştı. BESİAD tüzüğü Madde 8 “Üyeliğin Sona Erdirilmesi” başlığı ile der ki: Üyeliğin Sona Ermesi A) Derneğin tüzüğüne ve çalışmalarına uymayan, derneğin onur ve saygınlığına zarar verici hareketlerde bulunan üyeler dernek yönetim kurulunca sebepleriyle birlikte disiplin kuruluna bildirilir. Disiplin kurulu, üyenin çıkarılmasına karar verirse üyenin kaydı disiplin kurulunun onayına istinaden yönetim kurulunca silinir.” Özden’in koltuğunun altında dolaştırdığı Sazköy imar projesinde ise kamu çıkarı ve görüşü adeta yok sayılmıştı. Köylüler, köyde yaşayanların hiçe sayıldığından şikayetçiydi. Aydın Doğer de, BESİAD’a 7 Ağustos tarihinde yazılı müracaatta bulunarak ya Uğur İlhami Özden’in bu rant projesinden vazgeçmesini, ya da dernek üyeliğinden ihracını talep etmişti. BESİAD talebi bahse konu ormanlık arazinin tapu kütüğünde Uğur İlhami Özden’in ismi geçmediğinden dolayı red etti. Doğer de kamuoyu gündemine taşınmış olan süreçle ilgili BESİAD’da basın açıklaması yapmak istedi. BESİAD yönetimi şaşırtıcı bir şekilde dernek binasında açıklama yapılamayacağını duyurdu. Doğer’de kapısı kapatılmış dernek binasının önünde basın açıklamasını gerçekleştirdi.
DOĞER’İN AÇIKLAMASINA BÜYÜK İLGİ.
Basının yanı sıra Oasis Alışveriş Merkezi ziyaretçileri ve esnafının da geniş ilgi gösterdiği basın açıklamasında BESİAD’ın kapısının kapalı olması şaşkınlıkla karşılandı. Doğer açıklamasında; “Derneğimiz üyesi ve bir dönem başkanı UĞUR İLHAMİ ÖZDEN derneğin tüzüğüne aykırı davranışlar sergilemiş, BESİAD da edindiği kariyeri basamak olarak kullanıp siyasete atılmış ve kişisel çıkarları uğruna tüzüğümüz gereği ‘halkın ve ülkenin yararına’ olması gereken değil, tam tersi zararına olan yatırımlara imza atmıştır. Bunu yaparken tüzük ihlal edilerek- sivil toplum kuruluşlarının ikaz ve uyarılarına kulak asmamıştır. Bir çok şaibeleri ve soru işaretlerini geride bırakarak Bodrum Belediye Meclisi’nden orman arazisine imar çıkartmıştır. Bugünlerde tüm duyarlı halkımızın ve sivil toplum örgütlerinin Akbelen ormanlarının LİMAK için katledilmesine karşı sürdürdüğü onurlu direniş yarın üyemiz sıfatı ile UĞUR İLHAMİ ÖZDEN için geçerli olacaktır. Derneğimizin tüzüğüne uymayan ve toplum içerisinde tepki toplayan şahsın orman katliamından vazgeçmesi ya da BESİAD’ tan ihraç edilmesi gerektiği kanaatindeyim” görüşlerine yer verdi.
YILMAZ: “SAZKÖY SİVİL TOPLUMU BİREBİR İLGİLENDİRİYOR.”
Bodrum’daki Çevre Hareketi aktivisti ve Bodrum Yurttaş İnisiyatifi Sözcüsü mimar Nazan Yılmaz konuyla ilgili; “Sayın Doğer’in kıymetli bulduğum sürecini ve haklı ısrarını yakından takip ediyorum. İnşaat mühendisi kimliği ile bu meslek etiği ile çok bağlantılı. Sazköy, sivil toplumu birebir ilgilendiriyor. Ama en önemlisi göz göre göre tezgahlanan doğa katliamına karşı çıkmak sıradan her insanım diyenin sorumluluğu olmalıdır. Doğayla uyumlu olmayan bir mimarlık ve mühendislik anlayışı, meslek etiği ile bağdaşmaz” dedi. Aydın Doğer’in BESİAD’ın kapalı kapısı önündeki açıklamasına tesadüfen tanık olan Bodrumlu esnaf ve siyasi aktivist Metin Üzen de; “İnanılır gibi değil. BESİAD kendisinin yönetiminde yıllarca yer almış bir üyesinin açıklama yapmasına bina içerisinde görüş bildirmesine karşı çıkıyor. Kapı kapatıyor. O zaman, ‘Kapalı kapının ardı’ diye bir sorun ortaya çıkıyor. Yıllarca sivil toplum örgütlerinde faaliyetlere katıldım. STK’nın olmazsa olmazı şeffaf ve saydam olmasıdır. Kapının kapatılması ile şeffaflık bir tarafa adeta karartma yaşanmıştır. Sayın Doğer’i baştan sona nefesimi tutarak dinledim. Sonuna dek katılıyorum kendisine” ifadelerini kullandı. Yine açıklamaya tanık olanlardan Bodrumlu turizmci Ateş Akbaba da; “Bu bereketli topraklarda doğdum. Ama Halikarnassos’un hoşgörüsüne ve demokrasi kültürüne sahip olmak için, burada doğmak gerekmez. Buranın duru bir suyundan bir damla içmek, iyot kokulu havasından bir nefes almak yeterlidir. Bodrum’da iyilik ve yaşamla barışık olmak bulaşıcıdır. Demek ki; birileri bunu red etmiş. Onlara rant ve talan hırsı bulaşmış” görüşlerine yer verdi.
Haber: Ayhan Karahan
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)