Bodrum Yurttaş İnisiyatifi, “Cumhurbaşkanına Hakaret” ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan ve tutuklanarak; “Bakırköy Kadın İnfaz Kurumu’na” sevk edilen Sedef Kabaş’a mektup gönderdi. Mektup Bodrum merkezdeki PTT’den gönderildi. Mektup postaya verilmeden..
Bodrum Yurttaş İnisiyatifi, “Cumhurbaşkanına Hakaret” ettiği iddiasıyla hakkında dava açılan ve tutuklanarak; “Bakırköy Kadın İnfaz Kurumu’na” sevk edilen Sedef Kabaş’a mektup gönderdi.
Mektup Bodrum merkezdeki PTT’den gönderildi. Mektup postaya verilmeden önce Bodrumlu mimar Nazan Yılmaz tarafından okundu. Mektubun okunması esnasında vatandaşlarında Sedef Kabaş ile bu dayanışma etkinliğine destek vermesi dikkatlerden kaçmadı. Bodrumlu İnşaatçılardan İsmail Yaşa: “32 yıldır Bodrum’da inşaat faaliyeti yürütüyorum. Şunu çok iyi görüyorum. Bodrum bu konulardaki duyarlılığından dolayı pek çok bölgemizden farklıdır. Bu nedenle Bodrum’un temelleri biz tüm inşaatçıların attığı temellerden sağlamdır ve kıyas kabul etmeyecek ölçüde anlamlıdır. Bu temellerden de elbette barışın, kardeşliğin, dostluğun, hoşgörünün tuğlaları yükselmektedir. Sedef Kabaş ile bu anlamlı dayanışmayı bu çerçevede görüyorum. Bu dayanışma ile hepimizin duyguları dile getirilmiştir. Bugün aynı zamanda Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okkan, Uğur Mumcu ve Abdi İpekçi’nin de ölüm yıldönümü. Bu vesile ile onlara da Allah’tan rahmet diliyorum” görüşlerine yer verdi.
NAZAN YILMAZ: “BODRUM SEDEF OLDU.”
Postaya verilmeden önce Nazan Yılmaz tarafından PTT önünde okunan ve Bodrum Yurttaş İnisiyatifi adına kaleme alınan mektupta; Homeros’un ebedi mavilikler ülkesinden, Halikarnas Balıkçısı’nın en sıcak merhabasını iletiyoruz sana. Senli, benli olacak sana hitaplarımız Sedef. Sana sınırsız insan-doğa sevdası yüklü bu bereketli topraklar üzerinden bu mektubu gönderirken, şunu da bilmeni istedik. Sen 22-01-2022 saat 02.00 itibarıyla daha çok Sedef’imiz oldun. O saatten, bu satırların kaleme alındığı zamana değin tüm Bodrum Sedef oldu. Sedef oldu, birleşti. Bodrum Sedef oldu dayanışmayı arşa yükseltti. Sedef oldu, martı kanadına yüklediği sevgisini; iki gündür avlusunda voltaladığın, ranzasında göz açıp-kapadığın, ocağında demlenen çayı yudumladığın koğuşuna sığdırmaya çalıştı. Bizlerin koğuşunda kaç kez alındığını bilmediğimiz sayımların ötesinde sayım-suyum yok demeyen tarafında yer aldık yaşamın. Sayımızda- suyumuzda hep oldu, olacakta. Oyundan kaçanın çelik-çomağı kırılsın, bilyesi kaybolsun, uçurtması gökyüzünde pike yapmasın. Sevgili Sedef az önce Uğur Mumcu anmasından buraya (Bodrum Postanesine) geldik. Anmaya katılan tüm aydınlanmacıların, memleket sevdalılarının aklından, yüreğinden derin bir Sedef Kabaş geçti inan. Yaşamdan sevgisini eksiltmeyenlerin o bir çift sözü sarf edeceği zamana yakınlaşmış olmak üzüntü ve acılarımızın adeta iyileştirici merhemi oldu. İnan az kaldı Bodrum’un yüreği güzel, aklı aydınlanmaya koşullu Sedef’i… İlk kez bu kadar tanış ve yakın hisseder olduk içimizde gelmekte olanı. Ve Nazım’ın dizelerinde “-Çürüyen diş, dökülen et- bir daha geri dönmemek üzre yıkılıp gidecekler” diyerek tanımladığı gitmekte olanı ha keza. Yılmaz açıklamasının sonunda ise “Sedef, sana yazacak ne kadar da çok şeyimiz varmış. Ama nedense sana biraz Cevat Şakir anlatmak geldi içimizden… Ama unutma artık sen Bodrum’un evladısın. Bodrum’un dünyaya sevgiyle bakan aydınlık yüzüsün… Koğuş arkadaşlarına da sevgi, selamlarımızı ve bir an önce özgürlük dileklerimizi ilet lütfen. Yüreğin gibi hoş ve güzel kal, SEDEFİMİZ” sözleri ile açıklamasını sonlandırdı. Ve dayanışma mektubu Sedef Kabaş’ın tutuklu kaldığı Bakırköy Kadın İnfaz Kurumuna gönderilerek etkinlik sonlandırıldı.
Haber: Ayhan KARAHAN
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)