Muğla AK Parti Milletvekili Yelda Erol Gökcan, 28 Şubat Süreci ile ilgili açıklama yaptı: “28 Şubat 1997’de yaşananalar bir demokrasi faciasıdır, milli iradeye açık bir müdahaledir.” Gökcan yaptığı açıklamada; şu..
Muğla AK Parti Milletvekili Yelda Erol Gökcan, 28 Şubat Süreci ile ilgili açıklama yaptı: “28 Şubat 1997’de yaşananalar bir demokrasi faciasıdır, milli iradeye açık bir müdahaledir.”
Gökcan yaptığı açıklamada; şu ifadeleri kullandı:
“Adına ‘post-modern darbe’ dediler, ama aslında bu milletin değerlerine, inançlarına, kültürüne karşı başlatılmış haince, nobranca bir saldırıydı.
28 Şubat kadim tarihimizde bir ilk değildi, son da olmadı. 17-25 Aralık darbe teşebbüsünde bulunan FETÖ Terör Örgütü’nün de 28 Şubatçılardan farkı yoktu.
Müdahale şekilleri ve isimleri farklı idi. Ama niyetleri aynı idi.
Amaç, milli iradeyi gasp etmekti. Ülkemizin yönetimini millete vermemekti, Milletimizin kendi inancıyla, kendi tarihiyle, kendi değerleriyle, kendi kültürüyle, kendi yönetimiyle söz sahibi, iktidar olmasını engellemekti.
Üstelik o günün sözde muktedirleri süreç, bin yıl sürecek demişlerdi. Ama bırakın bin yılı on yıl bile sürmedi.
Genel Başkanımız Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde tüm vesayetleri sildiğimiz gibi askeri vesayeti de sildik.
Milli iradeyi hakim kıldık. Milletimizin emrinde, hizmetinde milletimizle barışık bir yapı oluşturduk.
İkna odalarında sorguya çekilen başörtülü kızlarımızın haklarını verdik.
Sadece başörtüsü taktığı için üniversitelerimizin kapısından çevrilenler, bugün özgürce eğitimlerine devam edebiliyor.
Siyasetten tasfiye edilmek istenen ve milletin bağrından çıkan AK Partili kadrolar bugün ülkeyi yönetiyor.
Ancak bu süreci yönetenler milletimize acı çektirenler hiçbir zaman unutulmayacak, tarihimizde kara bir leke olarak anılacaklardır.
28 Şubat necip milletimizin vicdanında mahkum edilmiş ve lanetlenmiştir.
AK Parti olarak biz 28 Şubat’ı hukuk önünde de mahkum etmek için üzerimize düşeni yaptık.
Burada bizlere çok önemli bir görev düşüyor, Türkiye’nin bir daha 28 Şubat’ları yaşamaması için, bu tür darbelere, darbe teşebbüslerine fırsat veren, imkân veren, cesaret veren sıkıntıları çözmemiz, tüm unsurları ortadan kaldırmamız gerekiyor. Bunun için elbette önce sağlam bir duruş ortaya koyuyor ve milletimize güveniyoruz.
2007’de 27 Nisan bildirisinde bu duruşu sergiledik. 2013’ten önce Gezi Olaylarında, ardından 17-25 Aralık’ta yine bu duruşu sergiledik.
Allah bir daha bu millete, 28 Şubat’lar yaşatmasın, o meşum günleri göstermesin.
28 Şubat’tan aldığımız derslerle yeni Türkiye’ye, büyük Türkiye’ye, güçlü Türkiye’ye doğru yürüyüşümüze inşallah hep birlikte devam edeceğiz.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)