Bodrum’un mazisine ışık tutan en değerli kalemlerinden Hüseyin Yeter Şakar, Türkiye’nin turizm cenneti Bodrum’un en değerli varlıklarından biri olarak bilinen Kara Ada’yı, siyah beyaz fotoğraflarda kalan anıları ile anlattı. Şakar’ın..
Bodrum’un mazisine ışık tutan en değerli kalemlerinden Hüseyin Yeter Şakar, Türkiye’nin turizm cenneti Bodrum’un en değerli varlıklarından biri olarak bilinen Kara Ada’yı, siyah beyaz fotoğraflarda kalan anıları ile anlattı. Şakar’ın doyumsuz anlatımı, arşiviyle Bodrum’un adeta belleği olarak bilinen Ali Şengün’ün zamansız fotoğraflarıyla renklendi. Yazıda kimler kimler var bir bilseniz! Dr.Hüseyin Mümtaz Ataman’dan Osman Bilgin’e, Herkül İbram’dan Zeki Müren’e… İşte “Mazimdeki Bodrum” kitabının yazarı Hüseyin Yeter Şakar’dan Kara Ada güzellemesi:
Bir zamanlar Yunanlıların olan bu adanın o yıllar sahibi , o yılların en büyük Yunanlı toprak ağası olan İRAKLİS MANDAKAS ‘ındı . MANDAKAS’IN sahibi olduğu topraklar sadece Yunanistan’da değil , Türkiyemiz’de de buralardan taa Antalya’ya kadar uzayan topraklara da sahipmiş .
Bizim çocukluk yıllarımız olan 1940’lı yıllarda ada artık bizimdi . Sanırım 1930 lu yıllarda , o yılların belediye başkanımız Dr. Hüseyin Mümtaz Ataman tarafından belediyemiz mücavir alanına dahil edilip ilhak edilmiş .
O yıllardan itibaren de sade bir hayat sürmekte olan Bodrumluların her yaz ailece gidip birkaç günlerini yıkık binalarının üstünü defne dallarıyla kapatıp , kapı, pencerelerini de havlu ve çarşaflarla kapatıp mahremiyeti sağladıktan sonra gündüz erkekler , gecede hanımlar mağaradaki şifalı kükürtlü suya girip banyo yapıp günlerini değerlendirirlerdi ..
O yıllar mahremiyetin hüküm sürdüğü yıllar olduğu için hanımlar gece banyolarını doya doya yaparlardı ..Ancak o yıllar doğamızın bozulmadığı , denizde her tür balığın yaşadığı yıllardı . O yıllarda uzatma olarak attiğınız oltanıza takılan balık 3-4 kilodan aşağıda olmazdı . Ahtapot deseniz ganiydi ..Her taşın altında yuvasında oturan bir ahtapot görürdünüz . Zaten Ahtapotların bol olması dolayısıyladır ki , denizimizde bol miktarda FOK BALIĞI bulunurdu . Fok balıklarının geceleri Karaada’nın mağarasında geceledikleri bilinirdi . O yüzden gece banyo yapan hanımlar çok tedirgin banyo yaparlardı . Çünkü banyodaki gürültü ve insanlardan ürken FOKLAR hışımla dışarı kaçarken bayanlara sürtünüp geçtikleri için korkan hanımların çığlını evlerin önünde oturan erkekler duyarlardı .
Bir defasında bizde ailecek birkaç günlüğüne oraya gittiğimizde , henüz yetişkin bir kız olan rahmetli BELKIS ablamın da aynı şey başına gelmişti . Kendisini sıyırıp geçen bir fok balığının korkusuyla çığlık atmış ve hemen mağaradan çıkıp evlere gelmişti . Böyle olaylar o günlerde sıradan olaylar olarak görülürdü .
Çok uzun bir zaman Karaada tabii haliyle Bodrumluların çok değerli bir varlığıydı .
Bizler gençlik yıllarımızda arkadaş guruplarıyla oraya gider , geceler ve o yıllar yeni çıkmış olan HARPUNEYLE ( Zıpkın ) koca koca Orfozlar , Lahozlar avlar orada.mangal keyifleri yapardık . O yıllarda yıkık binaların arkasında bulunan geniş arazide İstanköy adasından göçeden OSMAN GÖYMEN isimli arkadaşımız kavun yetiştirir , adaya gelenlere satar gerisinide Bodruma getirip satardı . Mübarek kavunlar , toprağından olacak , bal gibi olurdu .
Fakat bir gün geldi memleketimiz turizmle tanıştı . İşte o zaman her şey değişti . Gelen turistler mağaranın methini duyunca yığınlar halinde oraya gidip banyoya girmeye başlayınca , mağaranın o büyülü halide maalesef bozuldu .. Artık aileler oraya gidemez oldular ..
Tabii ada artık o haliyle kalamazdı . Adanın Turizm potansiyelini keşfeden değerli OSMAN BİLGİN hocamız oradaki evleri restore edip , banyoyu havuz haline getirip turizme açınca , hele bir gün ZEKİ MÜREN gelip mağaraya girince KARAADA MAĞARASI bir anda Türkiyede meşhur olup ( GÜZELLİK BANYOSU ) adıyla ün saldı ..
Rahmetli OSMAN BİLGİN hocamızdan sonra adayı bir zaman belediye çalıştırmaya başladı .
O yıllar orada çalışan Bodrumun ve mahallemizin tipik kişilerinden olan HERKÜL İBRAM isimli arkadaşımızda yakaladığı ahtapotlarla şovlara başlayınca (Resimde Ahtapotla) KARAADA artık Bodrumluların olmaktan maalesef çıktı ..
Bu gün ise o güzelim Ada maalesef sanki kendi kaderine terk edilmişçesine orada öylece boynu bükük ilgi bekliyor …
Duyduğumuza göre birileri orayı kiralamak istemiş , Belediye meclisimizde çok yerinde bir kararla o teklifi reddetmiş .BRAVO …
İnşaallah bu karar ilerde değişmez ..
Adanın işletmesini Belediyemizin yapması Bodrumluları çok memnun edecektir …
Resimlerde Ada evlerinin zaman , zaman uğradığı değişimlerini , mağarada ZEKİ MÜREN’i arkadaşları HÜSEYİN KARAÖZ ve Rahmetli NAZİF CENGİZ’le bir banyo sefasında görüyorsunuz …HERKÜL İBRAM’da yakaladığı bir ahtapotu Turistlere gösterip dişlerken görüyorsunuz ..
Hepinize saygılarımla…
Fotoğrafların tümü Ali Şengün arşivindendir.
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)