Bodrumlu Kadınlar, Kayyum Utancına Ortak Olmadı

Bodrum Kent Konseyi Kadın Meclisi Genel Kurulu 27 Aralık 2024 tarihinde gerçekleşmişti. Bahse konu genel kurulda yapılan seçimde Sibel Kaya en yüksek oyu olarak Kadın Meclisi Sözcüsü olmuştu. Ancak Kadın Meclisi Yürütme Kurulu’na seçilen bir kişinin ısrarı ile Sibel Kaya’nın sözcülüğü bir kez de Kadın Meclisi Yürütme Kurulu oylamasına sunuldu. Kaya oradan da oy birliği ile sözcü olarak seçildi. Kadın Meclisi sözcülüğü duble seçimle tescillendiği düşünülürken, planlı bir manevra ile Sibel Kaya istifaya zorlandı. Kadın Meclisi yönergesine göre 7’si asil, 7’si yedek olmak üzere 14 Yürütme Kurulu üyesinden, 10’u yürütmeden istifa etti. Bodrum Kent Konseyi Başkanı Gamze Türk Oğuz kamuoyuna Kadın Meclisi Yürütmesi’nin düştüğünü açıkladı. Ancak kalan 4 kişi bu kararı fiilen tanımadı. Yine Bodrum Kent Konseyi yasallığını ve meşruiyetini yitiren Kadın Meclisi Yürütmesi’nin yeniden belirlenmesi için, 15 Ağustos tarihinde olağan üstü genel kurul kararı aldı. Dar (4 kişilik) grup bu kararı da tanımadı. 16 Ekim 2025 tarihini Kadın Meclisi Olağan Üstü Genel Kurul tarihi olarak ilan etti. İlan ayrıca; “16 Ekim tarihinde çoğunluk sağlanamazsa 1 Kasım’da çoğunluk aranmaksızın olağan üstü genel kurulun yapılacağı” belirtildi. Beklendiği üzere 16 Ekim’de çoğunluk sağlanamadı. Olağanüstü genel kurul 1 Kasım 2025’e kaldı. İstifa eden 10 yürütme kurulu üyesine karşın halen düşmediğini iddia eden 4 kişi adeta kayyum gibi hareket etti. “4, 10’dan büyüktür” dedi. Bu arada 4’ün içerisinde yer alan ADD Temsilcisi’nin temsiliyeti de şaibeli. Çünkü ADD İlçe Başkanı söz konusu kişinin ADD Bodrum Şubesi’ni temsil etmediğine dair basın açıklaması yapmıştı. Yine kamuoyunda; “Madem Kadın Meclisi düşmedi, niçin olağanüstü gelen kurula  gidiliyor” sorusu da ayrı bir tartışmanın konusu olarak güncelliğini koruyor.

BODRUM KADIN PLATFORMU’NDAN KRİTİK ÇAĞRI

Bu gelişmeler üzerine Bodrumlu örgütlü ve örgütsüz kadınların çatı yapılanması olan Bodrum Kadın Platformu basın açıklaması ile kamuoyunu sürece ilişkin bilgilendirdi. Aynı zamanda Bodrumlu kadınlara çağrı niteliği taşıyan basın açıklamasını Bodrum Kadın Platformu adına okuyan eğitimci Yüksel Okyay: “Bir avuç kişinin koltuk ve kontrol alanı hâline gelen bir yapının, kadınların mücadelesini temsil edemeyeceğini biliyoruz. Bu nedenle demokratik ve güvenilir bir ortam sağlanana kadar seçimlere katılmıyor, 1 Kasım 2025’te yapılacağı duyurulan genel kurulu boykot ediyoruz. Genel kurul tiyatrosuna ortak olmayacak, bu antidemokratik yapının kendini aklama operasyonunun parçası olmayacağız. Kadınların seçilmiş iradesine darbe vuranların ‘aklama operasyonuna’ ortak olmayacağız. Bizler bütün kadınları; bu meşrulaştırma sürecinin bir parçası olmayı reddetmeye, kadınların iradesini yok sayan bu anlayışa karşı durmaya, 1 Kasım’da yapılacağı duyurulan genel kurula katılmamaya, aday olmamaya, oy vermemeye ve boykot etmeye çağırıyoruz” görüşlerine yer vermişti.

KADINLARA RAĞMEN. KADIN MECLİSİ SEÇİMİ YAPILDI

Bu gelişmeler üzerine gözler Bodrum Kadın Platformu’nun boykot ettiği, meşru saymadığı genel kurula çevrildi. CHP Kadın Kolları Başkanı, kendilerini Dirmil Çalışma Grubu olarak niteleyen bir topluluğun ve Bodrum Kadın Dayanışma Derneği isimli yapının katılım için yoğun çaba harcadığı sözüm ona Kadın Meclisi Olağanüstü Genel Kurulu’nda pek çok ilk yaşandı. Nurol Kültür Merkezi’nde gerçekleşen etkinlikte her Kadın Meclisi Genel Kurulu’nda yaşanan şölen-bayram havasından ziyade adeta cenaze evi atmosferi hakimdi. 500 kişilik salonun izleyici koltuğunun ise 10 kişiden fazlası oturmadı. Dışarıdan her hangi bir konuk, misafir göze çarpmadı. İlk kez Kadın Meclisi Genel Kurulu’na Bodrum’dan hiçbir basın mensubu katılmadı ve Bodrum’da haberleştirmedi. 14-15 oy alan adayların dahi Kadın Meclisi Yürütme Kurulu’na girdiği Genel Kurul’da seçilenlerin çoğu kamuoyunda hiç tanınmıyordu. Kadın hakları ve kadın özgürlük mücadelesinde yüzleri hiç görülmemişti. Toplu taşıma araçları ile taşıma yapılmasına ve kongreye katılım sağlamak isteyen grubun ısrarlı cep telefonu aramalarıyla çağrılarına karşın katılım 170’de takılı kaldı. Katılım taşımalara karşın 10 ay önceki Genel Kurul’un üçte biri oranında oldu. Sürekli olarak seçimlere ve etkinliklere (Hatta 27 Aralık 2024 Kadın Meclisi Genel Kurulu’na da) Figan Erozan ismiyle katılan kişi ilk kez bu genel kurulda Figen Şendikmen  ismini kullandı. Bodrumlu Kadın Platformu’nun boykot çağrısının, geniş bir kesim tarafından kabul gördüğü rakamlarda ve kayyum Genel Kurulu olarak adlandırılan etkinlik fotoğrafında oldukça belirgin vaziyette. Bodrum Kadın Dayanışma Derneği Genel Kurul sonrası sosyal medya paylaşımları yaparak, sol örgütlerin, partilerin kendilerini hedefe koyarak saldırdığını iddia etti.

FEZA TÜFEKÇİ: “BEN DEĞİL, BİZ OLABİLMELİYİZ.”

Bodrum CHP üyesi ve aynı zamanda çevre aktivisti Feza Tüfekçi de söz konusu gelişmeler ile ilgili; “Görüldüğü kadarı ile Kadın Meclisi Genel Kurul’u öncesi kurgulanan senaryo, Nurol Kültür Merkezi’nde sahnelenememiş. Bunu da kadın bilincinde ki; muhteşem yükselişin emaresi olarak görmek olası. Söz gelimi Dirmil’i temsil ettiğini söyleyen bir grup var. Dirmil’de tahminim 2500’ün üzerinde kadın seçmen var. Bu grup, 2500 seçmenden kaçını Kadın Meclisi çalışmalarına katabilmiş. Kaçının Kadın Meclisi Genel Kurulu’na gelmesini sağlamış? Ya da CHP Bodrum İlçe Örgütü’nün tahminim 5000 civarında kadın üyesi vardır. CHP Kadın Kolları Başkanı, 5000 kadın üyenin kaçını aktif üye yapabilmiş? Kaçının Nurol Kültür Merkezi’ndeki seçime katılımını sağlayabilmiş? Bence kritik eşik burada. Yani birileri gönüllü ve kadın için umudu büyüten bir çalışma içinde değil. ‘Küçük olsun, benim olsun’ anlayışı ile koltuk ve kişisel ikbal peşinde olmuş. O zaman karşımızdakini demokrat olmadığı için, demokrasiye aykırı uygulamaları nedeni ile eleştirmemizin de inandırıcılığı olmuyor. Önce kendi kapımızın önünü temiz tutacağız ki; mahalledeki kirlilikten şikayetçi olabilelim. Ben değil, biz olabilmeliyiz” ifadelerini dile getirdi.

Ayhan Karahan